M
Mehmet
Misafir
NASA tarafından paylaşılan yeni Hubble görüntüleri, Samanyolu’ndan 50 milyon ışık yılı uzaktaki NGC 3059 bulutsusunu şimdiye kadarki en net şekilde gözler önüne serdi. Bu kozmik beşik, yeni doğan yıldızların etrafa saçtığı enerjiyle adeta uzayın karanlığını delen bir fener gibi parlıyor.
Teleskop, 1990 yılında uzaya gönderildikten sonra ilk kez kullanılan H-alfa filtresinin geliştirilmiş versiyonuyla çekim yaptı. Bu özel filtre sayesinde hidrojen gazının yaydığı kırmızımsı ışıklar net şekilde yakalandı. Güney yarımküredeki Kumpas takımyıldızı bölgesinde keşfedilen bulutsu, genç yıldızların oluşturduğu rüzgârlarla şekilleniyor. Uzmanlar bu görüntülerin yıldız oluşum süreçlerine dair ezber bozan detaylar içerdiğini belirtiyor.
Bilim insanları NGC 3059’u sadece yıldız doğumları için değil, evrenin genişleme hızını ölçmek amacıyla da inceliyor. Bulutsunun yaydığı ışık parmak izleri, galaksiler arasındaki karanlık madde dağılımını haritalamada kullanılıyor. Araştırma ekibi, bu verilerin aynı zamanda karanlık enerjinin etkilerini anlamada kritik rol oynayacağını vurguluyor.
1990’da Discovery uzay mekiğiyle fırlatılan Hubble, 2024’te bile uzay araştırmalarının gözbebeği olmayı sürdürüyor. Geniş Alan Kamerası 3 (WFC3) gibi güncellenmiş ekipmanlarla donatılan teleskop, James Webb Uzay Teleskobu’yla birlikte çalışarak veri zenginliği sağlıyor. Önümüzdeki aylarda iki teleskopun ortak gözlemlerle evrenin kimyasal bileşenlerini daha detaylı analiz etmesi bekleniyor.
Hubble’ın Gözünden Uzayın Bebek Yıldızları: 50 Milyon Işık Yılı Uzaktaki Yıldız Doğumevi yazısı ilk önce BeeTekno yayınlanmıştır.
Okumaya devam et...
Hidrojen Bulutlarında Saklı Sırlar
Teleskop, 1990 yılında uzaya gönderildikten sonra ilk kez kullanılan H-alfa filtresinin geliştirilmiş versiyonuyla çekim yaptı. Bu özel filtre sayesinde hidrojen gazının yaydığı kırmızımsı ışıklar net şekilde yakalandı. Güney yarımküredeki Kumpas takımyıldızı bölgesinde keşfedilen bulutsu, genç yıldızların oluşturduğu rüzgârlarla şekilleniyor. Uzmanlar bu görüntülerin yıldız oluşum süreçlerine dair ezber bozan detaylar içerdiğini belirtiyor.
Karanlık Madde Avı ve Genişleyen Evren
Bilim insanları NGC 3059’u sadece yıldız doğumları için değil, evrenin genişleme hızını ölçmek amacıyla da inceliyor. Bulutsunun yaydığı ışık parmak izleri, galaksiler arasındaki karanlık madde dağılımını haritalamada kullanılıyor. Araştırma ekibi, bu verilerin aynı zamanda karanlık enerjinin etkilerini anlamada kritik rol oynayacağını vurguluyor.
30 Yıllık Teleskop Yeni Keşifler Peşinde
1990’da Discovery uzay mekiğiyle fırlatılan Hubble, 2024’te bile uzay araştırmalarının gözbebeği olmayı sürdürüyor. Geniş Alan Kamerası 3 (WFC3) gibi güncellenmiş ekipmanlarla donatılan teleskop, James Webb Uzay Teleskobu’yla birlikte çalışarak veri zenginliği sağlıyor. Önümüzdeki aylarda iki teleskopun ortak gözlemlerle evrenin kimyasal bileşenlerini daha detaylı analiz etmesi bekleniyor.
Hubble’ın Gözünden Uzayın Bebek Yıldızları: 50 Milyon Işık Yılı Uzaktaki Yıldız Doğumevi yazısı ilk önce BeeTekno yayınlanmıştır.
Okumaya devam et...