K
Kaan Öztürk
Misafir
İngiltere’de emniyet güçleri, suçları gerçekleşmeden önce tahmin etmeye yönelik iddialı bir adım atmaya hazırlanıyor. Geliştirilen yeni yapay zekâ tabanlı suç tahmini yapan yazılım, potansiyel şiddet suçlarını öngörmeyi hedefliyor. Amaç, özellikle cinayet gibi ciddi olayların önüne geçmek ve daha olay yaşanmadan müdahale edebilmek. Ancak bu girişim, hem teknolojik hem de etik boyutlarıyla ciddi tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Geliştirilen sistem, geçmiş suç kayıtları, demografik bilgiler, sosyal etkileşim ağları ve polis raporları gibi veriler üzerinden çalışıyor. Bu bilgiler, belirli kişilerin gelecekte şiddet içeren bir suç işleyip işlemeyeceğine dair öngörü oluşturmak için kullanılıyor. Yani sistem, “kim potansiyel suçlu olabilir” sorusuna matematiksel bir yanıt arıyor.
Yetkililer, bu algoritmaların doğru şekilde çalıştırılması hâlinde, polisin önleyici müdahalelerde daha etkin olabileceğini düşünüyor. Fakat bazı uzmanlar, bu tür yazılımların hatalı tahminlerle masum insanları hedef alma riskini taşıdığını belirtiyor. Özellikle algoritmanın hangi kriterlere göre risk değerlendirmesi yaptığı konusu şeffaflık talebini artırıyor.
İngiltere Suç Tahmini Yapan Yazılım Geliştiriyor
Suç tahmini yapan yazılım projesi, insan hakları savunucuları tarafından da yakından izleniyor. Eleştirilerin odak noktası, algoritmanın insanları yalnızca geçmişteki verilere göre yargılayabilecek olması. Yani henüz suç işlememiş bir kişinin sadece verilerle riskli görülmesi, özgürlüklerin kısıtlanmasına yol açabilir.
Bu tür bir sistemin kullanımı, toplumsal önyargıları da derinleştirebilir. Özellikle belli grupların hedef alınması ya da sistemin tarafsız çalışmaması hâlinde, sonuçlar daha da problemli olabilir. İngiliz yetkililer ise bu endişelere karşı, sistemin sadece bir destek aracı olacağını ve her adımın insan gözetiminde ilerleyeceğini söylüyor. Ancak bu yeni teknoloji, “önleyici güvenlik” ile “mahremiyet” arasında nasıl bir denge kurulacağına dair yeni soruları da beraberinde getiriyor. Görünen o ki, suçla mücadelede yapay zekâ dönemi başlıyor ama tartışmalar da şimdiden büyümeye başladı.
İngiltere Suç Tahmini Yapan Yazılım Geliştiriyor yazısı ilk önce BeeTekno yayınlanmıştır.
Okumaya devam et...
Suç Tahmini Yapan Yazılım Nasıl Çalışacak?
Geliştirilen sistem, geçmiş suç kayıtları, demografik bilgiler, sosyal etkileşim ağları ve polis raporları gibi veriler üzerinden çalışıyor. Bu bilgiler, belirli kişilerin gelecekte şiddet içeren bir suç işleyip işlemeyeceğine dair öngörü oluşturmak için kullanılıyor. Yani sistem, “kim potansiyel suçlu olabilir” sorusuna matematiksel bir yanıt arıyor.
Yetkililer, bu algoritmaların doğru şekilde çalıştırılması hâlinde, polisin önleyici müdahalelerde daha etkin olabileceğini düşünüyor. Fakat bazı uzmanlar, bu tür yazılımların hatalı tahminlerle masum insanları hedef alma riskini taşıdığını belirtiyor. Özellikle algoritmanın hangi kriterlere göre risk değerlendirmesi yaptığı konusu şeffaflık talebini artırıyor.
İngiltere Suç Tahmini Yapan Yazılım Geliştiriyor
Etik Endişeler ve Toplumdaki Yankısı
Suç tahmini yapan yazılım projesi, insan hakları savunucuları tarafından da yakından izleniyor. Eleştirilerin odak noktası, algoritmanın insanları yalnızca geçmişteki verilere göre yargılayabilecek olması. Yani henüz suç işlememiş bir kişinin sadece verilerle riskli görülmesi, özgürlüklerin kısıtlanmasına yol açabilir.
Bu tür bir sistemin kullanımı, toplumsal önyargıları da derinleştirebilir. Özellikle belli grupların hedef alınması ya da sistemin tarafsız çalışmaması hâlinde, sonuçlar daha da problemli olabilir. İngiliz yetkililer ise bu endişelere karşı, sistemin sadece bir destek aracı olacağını ve her adımın insan gözetiminde ilerleyeceğini söylüyor. Ancak bu yeni teknoloji, “önleyici güvenlik” ile “mahremiyet” arasında nasıl bir denge kurulacağına dair yeni soruları da beraberinde getiriyor. Görünen o ki, suçla mücadelede yapay zekâ dönemi başlıyor ama tartışmalar da şimdiden büyümeye başladı.
İngiltere Suç Tahmini Yapan Yazılım Geliştiriyor yazısı ilk önce BeeTekno yayınlanmıştır.
Okumaya devam et...